Monday, March 23, 2009

Rahmi TURAN
rturan@hurriyet.com.tr


ÇANAKKALE Zaferi’nde Mustafa Kemal’i yok sayarak ya da rütbesinin önemsiz olduðunu söyleyip küçümseyerek zehirlerini akýtanlar, Anzaklara bakýp utansýnlar!

Zaferi, yeþil sarýklý evliyalara, ermiþlere, velilere baðlayanlarýn yolu keþke bir gün Yeni Zelanda’ya düþse de, orada Gelibolu’ya benzer bir yarýmadanýn tepesinde Pasifik Okyanusu’na karþý dikilen muhteþem Atatürk Anýtý’ný görseler...

Her þeye din gözüyle bakan, akýldan, bilimden ve gerçekten yoksun, yeteneksiz ve basiretsiz kafalar, varsýnlar Çanakkale Zaferi’ni havadan uçarak akýn akýn gelen ermiþlerin mucizelerine dayandýrsýnlar.

Ben, yýllar önce Yeni Zelanda’ya gittim, gördüm.

Çanakkale’de Mehmetçik’in süngüsüyle periþan olan Anzaklar (Avustralya ve Yeni Zelandalýlar) yenildikleri komutan Mustafa Kemal’in askeri ve siyasi dehasýna hayranlar. "Çanakkale’de Mustafa Kemal gibi dahi bir komutana yenildiðimiz için gurur duyuyoruz" diyorlar.

*

Yeni Zelanda dünyanýn ucunda bir ülke, Türkiye’ye uzaklýðý 20 bin kilometre.

Yaklaþýk dört milyon nüfuslu bu zengin tarým ülkesi, Türkleri çok iyi tanýyor.

O kadar iyi tanýyorlar ki, bugün baþkent Wellington’da Atatürk’ün görkemli bir büstü, yakýnlardaki bir yarýmadada da muhteþem bir Atatürk Anýtý var. Bu anýtýn açýlýþýnda, dönemin Cumhurbaþkaný Turgut Özal da hazýr bulunmuþtu.

Türkiye’de, bazý gerici çevrelerde Atatürk tartýþýlýrken, dünyanýn öbür yarý küresindeki bir ülkede muhteþem bir Atatürk Anýtý’nýn yapýlmasý anlamlýdýr.

93 yýl önce Çanakkale’de Yeni Zelanda askerleri de Ýngilizlerle birlikte bize karþý savaþmýþlardý. Yeni Zelanda nere, Türkiye nere? Niye gelip bizimle vuruþtular? Dünya hali iþteÖ Fakat o kadar düzgün insanlar ki, "Çanakkale’de Türkler bize büyük bir ders verdi. Bizi yenen komutan Mustafa Kemal’i kendi komutanýmýz kadar sevdik!" diyebiliyorlar.

Önce baþkent Wellington’da Atatürk büstünü açmalarýnýn, sonra Pasifik Okyanusu kýyýsýndaki bir tepede görkemli Atatürk Anýtý’ný inþa etmelerinin sebebi bu.

*

Çanakkale Savaþlarý konusunda Yeni Zelandalý diplomat Peter R. D. Withers diyor ki:

"Önce þunu söyleyeyim: Biz Çanakkale’ye gelirken avlanmaya geldik sanýyorduk. Bir macera, bir safari gibi." O zamanki kuþak öyle görüyordu olayý. Hiçbir zaman savaþa gittiklerini düþünmüyorlardý. Bir av partisi gibi görüyorlardý.

Sonuçta müthiþ bir savaþla karþýlaþacaklarýný bilmiyorlardý. Çarpýþtýk, çok kayýp verdik, yenildik. Bizi yenen Atatürk, Türkiye’nin modern bir ülke olmasý için çok þey yaptý.

Yeni Zelanda’da Çanakkale’ye gitmek için toplanan insanlarýn amaçlarý savaþa gitmek deðildi. Kafalarda baþka þeyler vardý. Sonuçta dayaðý yedik ama Çanakkale bize çok þey kazandýrdý. Bu savaþtan sonra olgunlaþtýk, bilinçlendik ve millet olduðumuzun farkýna vardýk.

Türklerle savaþmak bize kimliðimizi kazandýrdý. Mustafa Kemal, size olduðu kadar bize de önderlik etti bu konuda. Ýþte bu nedenle biz kendimizi Türklere ve Türklerin önderi Mustafa Kemal’e çok yakýn hissediyoruz. Dünyanýn neresinde, yenildikleri için anýt açarlar?

Biz Çanakkale’de yenildik ama hiçbir Yeni Zelandalý çocuk bundan utanç duyarak büyümedi. Çanakkale’de birçok Alman ve Osmanlý paþasý vardý. Fakat biz onlara deðil, 100 yýlda bir yetiþen büyük asker Mustafa Kemal’e yenildiðimiz için gurur duyuyoruz."

*

Sevgili okurlar...

Yeni Zelandalýlar, Mustafa Kemal’i yüceltip, onunla çarpýþtýklarý için gurur duyarken, bizdeki bazý ilkel ve cahil insanlarýn, yobaz takýmýnýn kendi tarihlerini çarpýtmasý, Mustafa Kemal’i yalanlarýyla küçültmeye kalkmasý, ne hazindir, ne utanç verici durumdur!

No comments: